• ar
• cs
• de
• el
• en
• es
• fa
• fr
• gu
• it
• nl
• pan
• pt
• ro
• ru
• si
• sq
• ta
• tl
• tr
• uk
• zh_cn

Dil farkındalığı okuldaki çokdilliliği teşvik etmeyi amaçlayan bir başka öğretim tekniğidir. Bu Teknik öğrencilerin bildiği her dili içerir: kendi ana dilleri/evde konuşulan dil, okula öğretilen yabancı diller, bölgede konuşulan diğer diller (örneğin diyalektler), beden dili ve diğer iletişim biçimleri (mesela İşaret dili veya Braille alfabesi). Bu durum öğretmenlerden bütün dilleri bilmelerini ve öğretmelerini beklemek anlamına gelmez!

Dil farkındalığı her dilin eşit derecede değerli olduğu gerçeğine vurgu yapar.

Xuexue: İngilizce ve Çince konuşabiliyorum.

Fatima: Arapça ve Fransızca konuşabiliyorum.

Marie: Sadece Fransızca konuşabiliyorum.

Çocukların, dillerden herhangi birindeki becerileri kısıtlı olsa bile, diğer dillerde iletişim kurabiliyor olması günümüzde çok büyük bir avantajdır. Başka bir dilde herhangi bir şeyi anlama, konuşma, okuma veya yazma becerisi her şekilde yararlıdır.

Dil farkındalığı etkinliklerinin başlangıç noktası, öğrenciler tarafından konuşulan dillerin oluşturduğu dil dağarcıkları olmalıdır. Bu dağarcıklar derinlemesine düşünme ve öğrenmenin odağı haline gelirler.

Dil farkındalığını desteklemek için öğretmenler:

Öğrenciler tarafından konuşulan farklı diller hakkında açıkça konuşabilir.

Öğretmen: Farklı diller önemlidir.

Öğrencileri farklı diller hakkında konuşmaları ve aynı ve farklı yönlerini keşfetmeleri için teşvik edebilir.

Öğretmen: Fransızca ve Arapça arasındaki farklar nelerdir?

Tüm dillere karşı olumlu tutumları özendirebilir.

Öğretmen: Çince çok ilginç.

Öğrencilere dilleri nasıl öğrendiğimiz ve kullandığımız hakkında düşünmeleri için sorular sorabilir.

Öğretmen: Ne zaman Fransızca konuşursun?

Öğretmenlerin sınıfta yapabilecekleri etkinlikler şöyle olabilir:

Farklı dillerde kaydedilmiş kayıtları dinlemek,

Öğrencilerden farklı dillerdeki becerileri hakkında konuşmalarını istemek,

Öğrencilerin birbirleriyle dil dağarcıkları hakkında söyleşi yapmalarını sağlamak.

Öğretmenlerin, öğrencileri tarafından konuşulan bütün dillerin, onlara bu dilleri geleneksel bir biçimde öğretmek zorunda olmaksızın, müfredat içine alındığından emin olmaları gerekir. Örneğin, farklı dillerdeki işaret ve ilanlar okul ortamında sergilenebilir ve kaynaklar (örneğin kitaplar) farklı dillerde erişilebilir yapılabilir.

Bir grup çocuk: Okulda ana dilimizi konuşabiliyoruz ve başka bir çok dil öğrenebiliyoruz!

Andreas: Mutluyum, okulum çok dilli!

Dil ötesi iletişim ve dil farkındalığı gibi öğretim teknikleri, farklı dilleri konuşan çocukların okul ortamında kendilerini evdeymiş gibi hissetmelerini ve bu dillerdeki becerileri hakkında konuşurken rahat olmalarını sağlar.

Çokdilliliği destekleyen etkinliklerde bulunarak, yalnızca tek dili konuşan çocuklar sadece başka dil ve kültürler hakkında yeni şeyler öğrenmekle kalmaz, aynı zamanda çokdilli bir toplumda yaşamak hakkında farkındalık ve yabancı dillere karşı ilgi kazanırlar.